KHK açıklandıktan sonra
CHP, HDP, İP ve bunların uzantıları yani kısacası kendilerine "Hayır Bloku" adını verenler
boncuk tanesi gibi yine dizildiler. Bunları yöneten bir merkezin ve bunlara
aynı malzemeleri dağıtan bir propaganda fabrikalarının olduğu kesindir. Çünkü
hepsi her konuda olduğu gibi bu konuda da ağız birliği yaptılar.
Bu "Hayır Blokunu" yaptığı açıklamalarla çıldırtan,
oturdukları koltuklarda ters döndüren kişi de MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli
olmaktadır. Bunların hepsi "MHP ve
Devlet Bahçeli" ismini duyar duymaz ışık görmüş yarasa halini
almaktadır. MHP Lideri Devlet Bahçeli KHK maddesine tepki gösterenlere "Bundan gocunanlar FETÖ'nün kurşun
askerleridir." demişti. Adrese teslim bir tespit olduğunu muhatapları
hemen gösterdi.
CHP, HDP, İP sanki asker
konusunda çok hassas gibi MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye cevap vermek için, 15
Temmuz darbe girişimi sırasında yaralı bir askerin başında Bozkurt işaretiyle
poz veren kişiye gösterdiği "Doğru
olup olmadığı henüz belli değilse de, bir askerin kafasının kesilmesi tarif ve
izahı olmayan canavarlıktır. Her şey bir yana, hayatını kaybetmiş bir
Mehmetçiğin başında bozkurt işaretiyle fotoğraf çektirip sosyal medyada
paylaşan iblis uşağı yaratık nedeyse bulunup darbecilerle birlikte
cezalandırılmalı, bu şerefsiz doğduğuna pişman edilmelidir."
şeklindeki tepkisi üzerinden eleştiri geliştiriyorlar.
CHP'nin en itici
tiplerinden, boşboğaz Özgür Özel bu konuda demiş ki :15 Temmuz'da masum mehmetçiklere kıyanlara af getiren düzenlemeye tam
destek veren BAHÇELİ o gün bu konuda neler söylemiş neler... Bugün ne var
bunda? CHP niye rahatsız? Diye soran Bahçeli'ye şimdi biz soruyoruz: Ne
değişti? Vicdanınız o gün rahatsızdı Şimdi nasıl rahat???
***
"Devlet Bahçeli dün böyle demişti, şimdi bu KHK'yı savunuyor"
gibi elmalarla armutları birbirine karıştıran propaganda değil de nedir bu?
MHP Lideri Devlet Bahçeli,
15 Temmuz darbe girişime karşı bu ülkede "Milliyetçi
Hareket Partisi her türlü demokrasi dışı arayışa tavırlı ve karşıdır."
Şeklinde ilk açıklamayı yaparak, hükümetin yanında yer almış bir liderdir.
FETÖ'ye karşı yıllardır
mücadele eden, 15 Temmuz darbe girişimine karşı ilk duruşu sergileyen olarak,
yanlışa yanlış doğruya doğru deme ilkesini de hep göstermiştir.
CHP'nin siyasi tezi "15 Temmuz darbe girişimini FETÖ yapmadı,
bu AKP'nin kontrollü darbe girişimi " değil mi?
O halde CHP kimin
yanındadır ve kimden hesap sorulmasını istemektedir?
15 Temmuz darbe girişimi ve
sonrası, şehit ve gazi edilen bir tane vatan evladının ismini ağzına almamış
CHP, sanki bir hassasiyeti varmış gibi neyin yaygarasını yapmaktadır?
CHP'nin bir asker
hassasiyeti mi vardır?
Ya da gerçekten "suçlu kimse o cezasını çeksin"
isteği mi vardır?
Hiçbiri yoktur.
Asker hassasiyeti olsa, HDP-PKK asker şehit
ederken niçin onlarla yoldaşlık yapsın ki? Terörist leşlerine sahip çıkmak için
yürüyen, terörist leşlerini havaalanından karşılamak için heyet halinde giden
bu CHP değil midir? Askerlerimizi şehit eden PKK'nın, HDP'nin gönüllü avukatı
CHP, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin paylaştığı hassasiyeti paylaşması mümkün
müdür?
CHP'nin iddiasına göre eğer
15 Temmuz AKP'nin kontrollü darbe girişimi ise AKP bunu FETÖ ile yapmış olması
lazımdır. O halde CHP niçin her konuda FETÖ'nün yanında saf tutmaktadır?
Kontrollü darbe girişimin bir ortağı da bu mantığa göre CHP olmuyor mu?
15 Temmuz darbe girişimine
karşı hiçbir ciddi duruşu olmayan,15 Temmuz'dan 3 ay sonra Adana'da miting
düzenleyip FETÖ'cü gazetecilerin ismini teker teker okuyup, onları alkışlatan,
onların serbest bırakılmasını isteyen Kemal Kılıçdaroğlu değil miydi?
CHP Bolu Milletvekili Tanju
Özcan "Nazlı
Ilıcak, Mehmet Altan, Ali Bulaç'ın geçmişte söyledikleri, yaptıkları belli.
Bunlar rejim, Cumhuriyet, CHP düşmanı insanlar. Nasıl bir mantıkla siz bu
insanların isimlerini orada okuyup, kitleye alkışlatmaya çalışıyorsunuz? Bundan
nasıl bir muradınız var? Ben de taban da merak ediyor. Artık CHP, oraya buraya
savrulan, hiçbir konuda net duruşu olmayan, hiçbir krizi yönetemeyen bir duruma
geldi" diyerek, yazar Nihat Genç
"Allah'ın
belaları fetöcüler CHP'de iktidar olmuş vatan hainlerini bile özgürlük diye
alkışlattırıyor. N. Ilıcak'ın, M. Altan'ın özgürlüğünden bahsedenlerin Allah
belasını versin. Kılıçdaroğlu senin belanı Allah'a bırakanın da Allah belasını
verir." diyerek CHP'nin bu
duruşuna tepkilerini göstermediler mi?
CHP'nin attığı her adım
FETÖ'yü aklamak ve korumak üzerine kurgulanmıştır.
KHK konusunda ortakları HDP
ve İP'le beraber feryat etmelerinin sebebi bundan kaynaklanmaktadır.
HDP sırtını terör örgütü
PKK'ya dayadığından "halk bizi de
böyle böcek ezer gibi ezer" diye KHK'daki maddeye CHP'nin yanında
karşı çıkmaktadır.
CHP, HDP safına yancı
olarak kurulan İP'te de "Hocaefendiyi
birgün herkes anlayacak. Ne mutlu şimdiden anlayana" diyenler, "Ben FETÖ'nün belediyeler
imamıyım" diyenler, 15 Temmuz'u çok önceden bilip MHP'den
topuklayanlar, "15 Temmuz kontrollü
darbe girişimi" diyerek kripto FETÖ'cü olduğunu gösterenler varken,
FETÖ'cülere karşı 15 Temmuz günü canını ortaya koyanlara yönelik hukuki güvence
içeren KHK'ya elbette karşı çıkacaklardır.
Bunlar kimden yana olacak?
FETÖ adına darbe
girişiminde bulunanlar mı yoksa FETÖ'ye karşı canını, kanını ortaya koyanlar
mı?
Sorunun cevabı gayet net
bir şekilde ortadadır.
15 Temmuz gününden bugüne
FETÖ'nün ağzıyla konuşan adamlar, bugün FETÖ'ye karşı sivil mücadeleyi vermiş
vatandaşların hukuki güvence altına alınmasına karşı çıkıyor.
Dertleri asla MHP Lideri
Devlet Bahçeli'nin dert edindiği konular değildir.
MHP Lideri Devlet Bahçeli
bir doğru adına, diğer doğrudan vazgeçmeden, ne idüğü belirsiz bir adamın,
darbeci mi değil mi belli olmayan yaralı asker başında Bozkurt yaparak poz
vermesine karşı çıktığı gibi, 15 Temmuz günü alçak darbe girişiminde bulunan
FETÖ'cülere de en ağır ceza verilmesini isteyecek şekilde karşı çıkmaktadır.
Yani sizin gibi ruhunda
FETÖ barındırmamaktadır CHP ve yancısı İP…
FETÖ'den yanasın, PKK'dan
yanasın, DHKP-C'den yanasın ama MHP'nin
"FETÖ'ye karşı mücadele vermiş sivilleri hukuken koruyan" kanuna
destek vermesi sizi çıldırtıyor.
İşte sadece bu manzara bile
MHP'nin ne kadar doğru yolda olduğunu gösteriyor.
Sosyal medyada "KHK bizim için yok hükmündedir"
diyen Meral
Akşener'in adamları CHP'li Özgür Özel'i, HDP'li Hasip Kaplan Meral Akşener'i,
CHP'liler her ikisini paylaşarak KHK konusunda da uyumu bozmamıştır.
Hepsine Devlet Bahçeli
ışığı tutun, nasıl siyasi yarasa oluyorlar izleyin…
Mesele KHK değil, mesele
Hayır Blokunda birbirine sahip çıkma seferberliğidir.
Adam olan, 15 Temmuz ve
sonrasında FETÖ'ye karşı mücadele vermiş, ülkenin işgalden kurtarılmasına katkı
sağlamış sivillere sahip çıkılmasından rahatsız olur mu yoksa?